Reuters News
Reuters News

ANKARA, 18 Temmuz (Reuters) – Dolar/TL Merkez Bankası’nın (TCMB) Perşembe günü açıklayacağı faiz kararının piyasa beklentilerini karşılamaktan uzak kalabileceğine yönelik endişelerle yükselişe geçti.

TL, dolar karşısında bugün %2 değer kaybederken yılbaşından beri değer kaybı %30’u aştı. İşlemciler TCMB’nin kademeli faiz artışlarının hızının başta %60’a doğru ilerleyen enflasyon olmak üzere ekonomideki sorunlarla mücadele etmek için yetersiz kalabileceği endişesinin TL’deki kayıpta rol oynadığını söylediler.

İşlemcilere göre eskiden kur yükselişlerini döviz satışlarıyla durdurmayı amaçlayan kamunun bugün benzer bir adım atmaması da yükselişi hızlandıran bir başka neden oldu.

Reuters anketine göre TCMB’nin geçen ay başladığı kademeli faiz artışlarına, bir haftalık repo faizini Perşembe günü 500 puan artışla %20’ye çekerek devam etmesi bekleniyordu.

Ancak Hürrriyet gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi bugünkü yazısında, “Şimdi de 500 baz puanlık bir artış konuşuluyor ama ekonomi çevrelerinden edindiğim izlenime göre faizin %16.50-17.00 civarında olması bekleniyor” dedi.

Bankacılar faiz artışının piyasa beklentisi olan 500 baz puan yerine 150-200 baz puan olacağına yönelik haberlerin, kademeli politikalara yönelik zaten var olan soru işaretlerini artırarak TL’ye değer kaybı olarak yansıdığını söylediler.

Bir bankanın döviz masası işlemcisi, “TCMB’nin faiz artışlarının piyasa beklentilerinin de altında kalacağına ilişkin haberler TL’deki değer kaybını tetikliyor. Kademeli faiz artışları zaten zorlu bir yoldu ancak piyasada artışların yetersiz kalabileceği endişesi artık daha belirgin fiyatlara yansımaya başladı… Kamu tarafından kurdaki yükselişi durdurmayı amaçlayan bir döviz satışı da görmüyoruz tüm bunlar TL’de yeni bir değer kaybı getiriyor” dedi.

TLü dolar karşısında %20’si Haziran ayında olmak üzere yılbaşından bugüne %30 üzeri değer kaybetti. Kur saat 1055’te 26.9 seviyesindeydi.

TCMB, Haziran ayındaki 650 baz puanlık faiz artışıyla politika faizini %15 çekmiş, enflasyon görünümünde belirgin düzelme olana kadar sıkılaşmanın devam edeceğini söylemişti.

VERGİ ARTIŞLARI ENFLASYONU DAHA DA YÜKSELTECEK

Hükümet seçim öncesi uygulanan ekonomi politikalarının sonucu ve deprem kaynaklı artan maliyetler nedeniyle art arda gelir artırıcı önlemler açıkladı.

Kapsamlı vergi artışlarının mali disiplini garanti altına alabileceğini belirten ekonomistler, aynı sürecin kısa vadede enflasyonu ise körükleyeceğine dikkat çekiyor.

Vergi artışları ve TL’deki değer kaybının da etkisiyle ekonomistler Temmuz’da TÜFE’de aylık %10 civarında artış bekliyor. Ekonomistler yıl sonu TÜFE tahminlerinde %50’li seviyelerden %60’a, belki de üzerine doğru revizyona da başladı.

TL’deki değer kayıplarının yapılan vergi artışlarının ve zamların dolaylı etkileriyle birlikte enflasyonun yükselme eğilimi sürerken TCMB’nin ne büyüklükte faiz artırımı yapacağının piyasalar için önemi de artmış oldu.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın AKP iktidarının ekonomide en fazla zorlandığı bir dönemde yeniden seçilmesi ve ardından Mehmet Şimşek’e ekonominin başına geçirmesiyle seçim öncesi kamunun her alanda belirleyici olduğu ve serbest piyasa kurallarına uyulmadığı gerekçesiyle eleştirilen yapının değişeceğine işaret olarak algılandı.

Şimşek’in ekonominin dümenini eline alması ve TCMB’de de Şimşek ile uyumlu olması beklenen bir yapının kurulması ile ekonomide “rasyonel” politikaların uygulanarak toparlanma beklentisini doğurdu.

Seçim öncesi yüksek enflasyona rağmen faizler düşük tutulurken, TL’nin değerinin daha da düşmesini engellemek için TCMB rezervlerinden satış yapıyordu. Öte yandan bankacılık sistemi üzerinden uygulamaya alınan regülasyonlar da TL’nin değersizleşmesini engelleme amacı güdüyordu. Bu yapı ekonomistler ve toplumun geniş kesimleri için “sürdülemez” olarak yorumlanmıştı.

 

(Haberi yazan Nevzat Devranoğlu; Redaksiyon Ebru Tuncay, Can Sezer)

(( [email protected] ; +90-312-292 7012; Reuters Messaging: [email protected] ))

Leave a Reply