ANKARA, 25 Temmuz (Reuters) – Merkez Bankası (TCMB), kademeli faiz artışlarını desteklemek amaçlı seçici kredi ve miktarsal sıkılaştırma kararları açıklarken, piyasalarda yeni kararların etkileri ve Hazine ihaleleri takip edilecek.
TCMB geçen hafta politika faizini beklentilerin altında bir artışla %17.5’e yükseltti. Faiz kararının etkisini artıracak ek adımlar da atan TCMB bugün de bu ek adımlara seçici kredi ve miktarsal sıkılaştırma ekledi.
TCMB’nin yeni adımları ile kredi kartı nakit kullanımlarına ve kredili mevduat hesaplarına uygulanan aylık azami faiz oranı %2.89’a yükseltti. TCMB kararı öncesi bu oran %1.91 seviyesindeydi.
TCMB %3 olan TL ticari krediler için aylık büyüme sınırının %2.5 olarak belirlenmesine karar verirken taşıt kredilerinde %3 olan büyüme sınırının %2’ye indirdi.
Politika faizinin siyasi nedenlerle düşük kaldığı endişesi ve alışılagelmiş ekonomi uygulamalarına tekrar geçişte değişimin “yavaş” olacağı beklentisiyle dolar/TL, tarihi zirvelere yakın yatay seyretmeye devam ediyor. TL dolar karşısında %20’si Haziran ayında olmak üzere %31 değer kaybetti. Kur bu sabah 26.95 civarındaydı.
Bir bankanın döviz masası işlemcisi, “TCMB’nin faiz artışları enflasyonu dizginlemekten çok uzakta. Bu nedenle faiz kararının kredi adımlarıyla desteklendiğini görüyoruz. Bu adımlar enflasyonda daha fazla yükselişin önünü keser ve dövize yönelimi azaltır, cari açığı sınırlar. Dolayısıyla kararların etkisi makro anlamda olumlu” dedi ve ekledi:
“Ancak bu adımlar yerine faiz artışlarıyla sıkılaştırmanın yapılması daha doğru olurdu. Sıkılaştırmada ana unsur olarak faiz politikasının kullanılmıyor olması uzun bir süre daha tam serbest politikalara geçilemeyeceği anlamına geliyor. Bu da piyasa için bir endişe kaynağı” dedi.
Piyasada bugün Hazine’nin düzenleyeceği 5 ve 10 yıl vadeli tahvil ihaleleri ve 2 yıl vadeli dolar cinsi tahvil ile kira sertifikasının doğrudan satışını takip edilecek. Uzun bir aradan sonra ilk kez iç piyasadan döviz cinsi borçlanma gerçekleştirecek Hazine, bugün Temmuz ayı iç borçlanma programını da tamamlamış olacak.
İç veri gündeminde ayrıca Temmuz ayı kapasite kullanım oranı ve reel kesim güven endeksi de yer alıyor.
TCMB ENFLASYON RAPORU
Ekonomi yönetimi risk analizlerinin faiz artışlarında kademeli bir anlayışı gerektirdiğini söylese de, piyasalar faizlerin “siyasi çekinceler” nedeniyle düşük kaldığından endişe ediyor ve değişimi “yavaş” buluyor.
Uzun vadeli TÜFE tahmini içerecek olması nedeniyle piyasa Perşembe günü enflasyon raporunu haftanın en önemli gündem maddesi olarak takip edecek. TCMB’nin 2023 sonu için TÜFE tahmini %22.3 seviyesinde bulunuyor. TL’deki değer kaybı ve vergi artışlarının etkisiyle TÜFE’de Temmuz’da çift haneye yakın artış beklenirken, yılsonu TÜFE beklentileri de yukarı revize ediliyor.
Belirsizlikleri bir miktar giderebileceği beklentisiyle yakından izlenecek olan enflasyon raporu ardından ise daha kapsamlı ekonomi uygulamaları için Eylül ayındaki Orta Vadeli Program öne çıkıyor.
Piyasalarda TÜFE’nin yılsonunda %60’a doğru yükseliş gösterecek olması ve bu süreçte sıkılaştırmanın kademeli yapılıyor olması nedeniyle enflasyonda kısa vadede iyimser bir beklenti bulunmuyor. JPMorgan TÜFE’nin Mayıs 2024’te %64’e çıkarak zirve yapmasını bekliyor.
KÜRESEL PİYASALAR
Bu hafta küresel piyasalarda ABD, Avrupa ve Japonya faiz kararları ön planda olacak.
ABD Merkez Bankası’nın (Fed) Çarşamba günü politika faizini 25 baz puan artırması beklenirken yatırımcılar ve ekonomistler bahsi geçen artırımın Fed’in mevcut sıkılaştırma döngüsü kapsamında son artırım olacağını tahmin ediyorlar.
(Haberi yazan Nevzat Devranoğlu
Redaksiyon Birsen Altaylı)
(( [email protected] ; +90-312-292 7012; Reuters Messaging: [email protected] ))